Selamsız Bandosu’ makus talihini kırmak ve sorunlardan arınmak için mücadele edenlerin hikayesidir. Oldukça dramatik ve trajikomik bir şekilde cereyan eden bu hikâye, ücra bir Anadolu diyarında geçer. Köy ahalisi, yakınlarındaki tren yolundan cumhurbaşkanının treninin geçeceğini öğrenir. Bunun üzerine kasabanın belediye başkanı, büyük emeklerle esnaftan bir bando kurarak cumhurbaşkanının trenini karşılamayı ve onu kasabaya davet etmeyi planlar. Böylece kasaba ihya olacaktır diye tahayyül eder. Haliyle halk tüm imkânlarıyla seferber olur, bütün kurtuluş ümidini trenin durmasına ve cumhurbaşkanının kasabada ağırlanmasına bağlar. Ancak güzergâh ayrı olduğundan, tren maalesef kasabada durmaz. Neticede Selamsız Bandosu hikâyesi de bu şekilde tezahür etmiş olur. Tarihin garip cilvesi, bir hikâyenin bitişi, bir başka hikâyenin başlangıcı olur. Güçlü bir tarihi mirasın üzerine kurulu olan kentimiz, uzun süren acılı yılların ardından sahip olduğu potansiyel ile şehir halkının UMUT KAYNAĞI haline gelmiştir. Ancak mezkur hikayede olduğu gibi akıbetinin Selamsız Bandosu gibi olmaması içinde çaba harcamaktadır. Nitekim Şırnak, yeraltı ve yerüstü cevherleri bakımından hem ülkenin, hem de coğrafyanın en önemli potansiyeline sahip, ender kentlerden biridir. Kentin gelir kaynakları, sadece bir bölgeyi değil, bir ülkeyi ihya edecek kapasiteye sahiptir. Keza ilimiz uhdesinde; Ülke Ekonomisinin Bel Kemiğini Oluşturan ve ülkede üretilen petrolün YARISINDAN FAZLA bir rezerve sahip olan Gabar Petrol Sahası Bulunmaktadır (85 BİN VARİL). Gabar Petrolü, 21. asrın keşfi ve Şırnak’ı ENERJİ ÜSSÜ haline getiren bir öneme haizdir. Yılda 2 milyar $ katma değeri bulunmaktadır. Yanı sıra yine ülkenin en büyük Sınır Ticaret Kapısı olan Habur Gümrük Kapısı faaliyet göstermektedir. Ayrıca, devasa rezervlere sahip olan Şırnak Kömür Havzaları vb. Yeraltı ve yerüstü zenginlik kaynaklarının yanında, Şırnak adeta ülkenin TAHIL AMBARI haline gelmiş vaziyettedir. Lakin Şırnak sahip olduğu bu imkânlar karşısında hak ettiği yerde midir? Olması gereken bu mudur? Şırnak halkı sosyo-ekonomik ve kültürel meyanda bu imkânlardan ziyadesiyle istifade edebilmekte midir? Maalesef hayır? Medeniyetin ana yurdu, tarihi ve kültürel mirası ile de muazzam bir değerler manzumesine sahip olan Şırnak’ın sürekli Göç veren bir şehir olması da, oldukça manidardır. Üstelik nüfusunun yarısından fazlası GENÇ NÜFUS kategorisinde bulunmasına karşın, İŞSİZLİK oranı en yüksek şehir olarakta bilinmektedir. Zira Sağlıklı, Zinde ve Eğitim düzeyi yüksek bireylerden oluşan toplumların hayat standartlarını ‘Yaşanabilir’ seviyelere çıkarabilmesi, ancak İSTİHDAM alanlarındaki sorunların berhava edilmesi ile mümkün olabilmektedir. İstihdam Sektörü; Toplumların gelişmesi ve kalkınması içinde en temel sektör olma özelliğini taşımaktadır. Ayrıca mezkur sektörün; Eğitim, Ekonomi, Sağlık, Yol-Ulaşım vb. Başat sektörleri bağlayıcı ve tamamlayıcı yönüde bulunmaktadır. Özellikle TPAO da istihdam edilecek personellerden, bölge insanına öncelik verilmesi elzem ve farzdır. Birkaç kişinin inisiyatifine verilen Kömür İşletmeleri yerine, tüm bölgeye hitap edecek şekilde Türkiye Kömür İşletmeleri Bölge Müdürlüğünün (TKİ) yeniden kurulması, halkın refahı, devletinde oldukça menfaatinedir. Artık yaraların sarılması, toplumsal taleplerin yerine getirilmesi, huzur ve refah ortamının yeniden realizesi için gerekli adımların ivedilikle hayata geçirilmesi gerekmektedir. Aydınlık yarınlar HEPİMİZİN olsun inşallah.