
Erkan ÖZKALAY
TAZİYE VE DÜĞÜNLER: CİZRE’Yİ BİR ARADA TUTAN SESSİZ GÜÇ
Cizre, tarih boyunca sadece coğrafyasıyla değil, insan ilişkileriyle, güçlü toplumsal yapısıyla da dikkat çeken kadim bir şehir olmuştur. Her ne kadar modern yaşam tarzı ve özenti sevdamız bazı değerleri geri plana itmiş olsa da, hâlâ toplumun birçok kesiminde aile ve aşiret bağları, sosyal hayatın merkezinde yer alıyor. Özellikle eski kuşaklarda bu bağların çok daha belirgin şekilde yaşandığını hepimiz biliyoruz.
Bugün belki farkında bile değiliz ama bizi hâlâ bir arada tutan o görünmeyen bağlar var. Zincirin halkaları zaman zaman zayıflasa da henüz kopmuş değil. Bu bağların en somut örneklerinden biri ise, Cizre’de hâlâ büyük önem taşıyan taziye ve düğün kültürüdür.
Çünkü taziyeler, acının paylaşıldığı ortak zeminlerdir.
Bir vefat haberi geldiğinde kim olduğuna bakılmaksızın herkesin o eve koşması, acıya omuz vermesi Cizre’ye özgü bir vefa örneğidir. Taziyeler sadece yas tutulan mekânlar değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmanın, birlik ve beraberliğin güçlü bir göstergesidir.
İkinci önemli kültürümüz olan düğünlerde sadece eğlence değil, toplumsal buluşma alanlarımızdır.
Genellikle düğünlerimiz birer şenlik havasında geçer. Sadece iki kişinin hayatını birleştirdiği törenler değil, aynı zamanda toplumun moral bulduğu, insanların bir araya geldiği, kaynaştığı sosyal etkinliklerdir. Eğlence sektörü için de önemli bir kaynak olan bu törenler, aynı zamanda kültürel mirasımızın da bir parçasıdır.
Elbette bu geleneklere yönelik eleştiriler de var. Özellikle taziye ve düğünlerin ekonomik yükü, israf boyutu sıkça gündeme geliyor. Sosyal medyada bu kültürlerin tamamen kaldırılması gerektiğini savunanlar da mevcut. Ancak bu düşünceler toplumun genelinde henüz güçlü bir karşılık bulmuş değil.
Yine de bu eleştirileri görmezden gelmek yerine, ciddiye almak ve bu törenleri daha sade, daha anlamlı hale getirmek mümkün. İsraftan uzak, ama anlamından da ödün vermeyen bir anlayışla bu gelenekler sürdürülebilir hâle getirilebilir.
Gelecek İçin Birlikte Hareket Etmeliyiz
Cizre, sosyal ve kültürel bağlarıyla güçlü bir şehir. Bu gücü korumak, geliştirmek hepimizin sorumluluğunda. Ailevi ya da aşiretsel reflekslerin ötesine geçip, daha yaşanabilir, daha modern bir Cizre için birlikte çalışmalıyız. Toplumsal dayanışma, kültürel mirasımızı sahiplenmekle başlar. Bu yüzden eleştirel seslere kulak vererek, yapıcı bir şekilde bu değerlerimizi korumak zorundayız.
Unutmayalım ki taziyeler ve düğünler sadece gelenek değil; bu şehri bir arada tutan sessiz bir güçtür.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.