
Abdulaziz BİLGE
Cizre’de Aşkın ve İrfanın Göklerinde: Melayê Cizîrî Paneli Yankılandı
“Her beyitte bir sır, her kasidede bir lahuti ses yankılandı Cizre semalarında.”
Banga Heq Dergisi’nin düzenlediği “Aşk ve İrfan Göklerin Yıldızı Melayê Cizîrî” programı, Cizre’de büyük bir manevi atmosferde gerçekleşti. Üç aşamalı etkinlikte hem tarihi mekânlar gezildi hem akademik bir panel düzenlendi ve hem de lahuti bir kaside gecesi ihya edildi. Böyle şehrimizi ihya eden bir panele imza atan Banga Heq Dergisi ve ekibine teşekkürle başlamak istiyorum.
Tarihle İrfanın Buluştuğu Yolculuk
Programın ilk aşamasında, Irak ve Türkiye’den gelen misafirlere yapmış olduğum rehberlikle Cizre’nin manevi mirasını yerinde ziyaret etmiş oldular. Kadim memleketimizin aşk ve maneviyatla yoğrulmuş yerlerini ve ulvi tarihini, programa katılmak üzere gelmiş olan muhterem misafirlerimize anlatmaya çalıştık.
Kadim medeniyetlerin izlerini taşıyan Cizre İç Kalesi Müzesi, İkinci babamız Ulu'l-azm peygamber Hz. Nuh as Türbesi’nden El Cezerî’nin ilim kokan makamına, Seyyid Muhammed Kadri Haşimi, aşkın piri ve aşkın müftüsü Molla Ahmed El Cezerî türbesinden Kırmızı Medrese’ye kadar uzanan bu gezi, adeta “zamanda bir tefekkür yürüyüşü” oldu.
Mela’nın Mana Dünyasında Yolculuk Yaptıran Bir Panel
Etkinliğin ikinci aşaması, Rêza Mira Bahçesi’nde gerçekleştirilen panelle devam etti.
Rıfat Ablay’ın Kur’an tilavetiyle başlayan programda, Banga Heq Dergisi’nden Abdussamed Yalçın günün anlam ve önemini dile getirdi.
Panel öncesi Mela’nın kasideleri, gazelleri terennümlerinden namelenen müzik Cizre semalarını doldurdu.
Panelde Batman, Siirt, Van, Bingöl, Diyarbakır, Mardin, Zaho ve Duhok üniversitelerinden akademisyenler yer aldı. Duhok ‘tan tıp doktoru Zubêr Babîrî ve tarihçi Prof. Dr. Hekîm Babîrî, Zaho’dan akademisyen Wehid Sindî, İslam Araştırmaları Enstitüsü (Endamê politburoya islam Bizotneweya Islamî) mensuplarından Hewlêr’den Kemal Zirarî ve Halepçe’den şair Ehsen Hesen katıldı.
Duhok Üniversitesi tarih hocası Prof.Dr. Hekîm Babîrî, , araştırmacılar ve tarihçiler hakkında nasıl söz ettiklerini ve Kürt şairleri onu nasıl anlattığını dilegetirdi. Cegerxwin’nin sözlerine yer vererek “Mela bir gök kubbedir, bütün şairler o kubbe içinde uçar” ifadeleriyle Mela’nın büyüklüğünü nasıl tasvir ettiğini gözler önüne serdi.
Halepçe’den katılan şair Ehsen Hesen de Melayê Cizîrî üzerine yazmış olduğu bir şiirini okudu.
Prof. Dr. Nurullah Kurt moderatörlüğünde gerçekleşen oturumda, Prof. Dr. Nesim Sönmez, Dr. Wahid Sindi ve Cevdet Karaman, Melayê Cizîrî’nin eserleri üzerinden ilim, aşk ve hakikat kavramlarını yorumladı.
“Melayê Cizîrî, İslam Felsefesini Yeniden Yorumladı”
Prof. Dr. Nesim Sönmez, Melayê Cizîrî’nin klasik Kürt edebiyatındaki öncü konumuna dikkat çekerek şöyle dedi:
“Melayê Cizîrî, kendi divanında İslam felsefesini baştan yorumlamıştır. Onun düşünceleri, insanlık medeniyetinin gelişmesine katkı sağlamıştır.”
Melayê Cizîrî'nin, eserlerindeki mesajları konu başlıkları halinde özetledi.
"Vefakarlık,kendine inanmak, Hakkı bilmek" başlıklarında izahlar yaparak üzerinde durdu.
Melayê Cizîrî'nin Kürt Klasik Edebiyatında düzenli ilk divana sahip olduğunu aktaran Sönmez, "Onun divanı dünyada Klasik Kürt edebiyatında öncü bir kitap olarak kabul edilmiştir. Melayê Cizîrî kendi divanında İslam felsefesini baştan yorumlamıştır. Bu da onun şöhretini klasik edebiyatın ötesine taşımaktadır. Onun düşünceleri insanlık medeniyetinin gelişmesine katkı sağladığı bir gerçektir.Melayê Cizîrî’nin şiirlerinde hakikat, birlik ve insaniyet için birçok mesaj vermiştir. Bu mesajları ile toplama öncülük yapmak istemiştir. İfadelerini kullandı.
Dr. Wahid Sindi ise Bediüzzaman Said Nursî’nin Risale-i Nur’da yer alan Melayê Cizîrî beytini
"Her yek bi temaşagehê husna te ji her ca Teşbîhê nigaran bi cemala te di naz in" (Divana Mela/Risale-i Nur)
(Ji temaşeya xwe re, ji bediya xwe re, hemû kes ji hemû cihan hatine / Bi cemala te re, nazê dikin.)
Senin temaşana, hüsnüne, herkes her yerden koşup gelmiş / Senin cemalinle nazdarlık ediyorlar.”
Beyitini risale-i nur'da geçen üstat Bediüzzaman Said Nursi'nin Farsça beyitlerini kürtçe'ye tercüme ederek şerhini yaptı.
"Bu salınan ağaçlar, dallar, sallanan yapraklar semanın raksındalar ve hepimizi şaşkınlık içinde ve hayret içinde bırakıyorlar. Bu Dicle Nehri bizlere bir tefekkür gözüyle kendisine bakılmasını istiyor. Acaba bu şekilde bakan var mı. Bu yaratılanların hepsi Allah'ın varlığını birliğini kudretini nakış nakış sanatını ilan ediyor bizlere duyuruyor. Üstat Bediüzzaman Said Nursi işte Molla Cezeri'nin beytinden bizlere ders veriyor." “Bu salınan ağaçlar, bu raks eden dallar, hepsi Hakk’ın varlığını zikrediyor.”
Araştırmacı Yazar Cevdet Karaman da Molla Ahmet El Cezerî’nin hayatına dair bilgiler verip ve Mela’nın hayatı hakkında bilgilerin sınırlı olmasına rağmen, onun mirasının ilmî olarak daha fazla araştırılması gerektiğini vurguladı.
Kırmızı Medrese’de Aşkın Sesi
Programın üçüncü aşaması, Cizre’nin sembolü Kırmızı Medrese’de son buldu.
Burada ben de Mela’nın
“Hê Di Ber Qalûbelayê Belko Ev ’Alem Nebû
Çerx Û Dewran Dewrê Gerdûn Gunbedê Mîna Nebû” ile başlayan şiirini okurken diğer arkadaşlarım
Salih Gül, Orhan Kalkan, Hasan Kutlu ezgi ve namelerle Melayê Cizîrî’nin kasidelerini okudular.
Burada çok kıymetli dostlarım eski programlardan tanıştığımız muhteşem orkestra ekibini de dile getirmeden geçemeyeceğim. Piyanist Şehmus Çakmak, Üflemeli enstrümanda Mehmet Er ve perküsyonda Abdurrahman abimizin harika performanslarıyla okunan o kadim kasideler Cizre halkı, bu manevi atmosferde âdeta asırlık bir geleneğin yeniden doğuşuna tanıklık etmiş oldu.
“Bu Topraklarda Aşkın Dili Hâlâ Capcanlı”
Molla Ahmet El Cezerî’yi anlamak; onun ilmiyle, aşkıyla, diliyle yoğrulan bir medeniyeti yeniden okumak demektir. Bu toprakların feyzini yaşatmak, onun mirasını korumakla mümkündür.
Cizre bu mirasa sahip çıkmaya devam ediyor.
Şimdi gözler, 28–29 Kasım’da Şırnak Üniversitesi ve Cizre Kaymakamlığı tarafından düzenlenecek Uluslararası Dördüncü Melayê Cizîrî Sempozyumuna çevrilmiş durumda.
Cizre, yeniden aşkın ve irfanın göklerinde buluşmaya hazırlanıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.