Şırnak’ta Meydanlar Çocukların Sesi Oldu

Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelen Vatandaşlar, Ömer Kabak Meydanı’na yürüyerek burada bir basın açıklaması düzenledi.
Burada basın açıklamasını Şırnak Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu üyesi Avukat Emine Özdemir yaptı. Özdemir, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Şırnak’ta yıllardan beridir sistematik olarak sürdürülen özel savaş politikalarının sonucu olarak tanımladığımız istismar ve taciz olayları son günlerde tekrardan artmaya ve yaşanmaya başlandı. 11 Haziran’da bir infial olarak görülmesi gereken ve toplumda istismarın boyutunun kimlere ve ne şekilde sirayet ettiğine hepimiz şahit olduk. Yusuf A. isimli fail 10’a yakın erkek çocuğuna istismar ve tacizde bulunarak adeta çocukların geleceğini ve yaşamını karanlık bir dünyaya doğru itmiştir.
Yusuf A. Şırnak’ta çocuklara yönelik istismarı yapan ilk kişi değildir ama son kişi olması için mücadele etmemiz gerektiği açık ve nettir.
Evet, Yusuf A. ilk kişi değil diyoruz çünkü:
Şırnak’ta bayram arifesinde kolluk tarafından iki kız çocuğu akşam iş dönüşü eve giderken tacize uğradı.Şırnak’ta birkaç ay önce lise öğrencisi bir kız, vali koruması tarafından cinsel istismara uğradı.
Şırnak’ta son 3 ay içerisinde okullarda görev yapan birkaç öğretmen tarafından yaş grubu küçük öğrencilere istismarda bulunuldu.Şırnak’ta bu tür istismar örneklerini maalesef ki çoğaltabiliriz ama bu birkaç örneğin dahi toplumsal vicdanı yaralayacak yeterlikte olduğu aşikardır.
Siyasal iktidarın özellikle başta Şırnak olmak üzere ülkenin tamamında çocukları ve kadınları koruyan, istismar, taciz ve şiddetin önüne geçen yasa olan İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırması ve bunun sonucu olarak cezasızlık politikalarının uygulanması, bu tür kişilerin toplumun içerisinde tabiri caizse elini kolunu sallayarak gezmelerine yol açmıştır.
Siyasal iktidarın erkek egemen toplum yaratma, cinsiyetçi, ayrımcı politikaları ise çocukların ve kadınların mağdur olmasını normalleştirmiş ve erkek zihniyetine bu pervasızca eylemlerde bulunmasının yolunu açmış ve bu zihniyeti cesaretlendirmiştir.
Siyasal iktidarın ve devletin özel savaş politikası yöntemi olarak kullandığı; esrar, uyuşturucu ve fuhuş gibi yöntemler ise bugün artık istismar ve taciz ile birlikte değerlendirilmesi gereken bir hal almıştır.
Buradan devletin tüm kurumlarına ve o kurumlarda bulunan yöneticilerine çağrıda bulunmak istiyoruz:
Şırnak başta olmak üzere tüm Kürdistan’da devletin gücünü kullanarak istismar, taciz ve tecavüzde bulunan kolluk kuvvetlerini korumaktan vazgeçin.
Şırnak’ta yaşanan taciz, istismar ve tecavüz vakalarında en üst mülki idari amir olan valilik; hemen kamuoyunu aydınlatacak tarafsız açıklama yapmalıdır.
İstismar, taciz ve tecavüz vakalarında tarafsız yargı sisteminin işlemesi için ne gerekiyorsa ivedilikle yapın.
Çocukları ve kadınları koruyamayan erkek yargı sistemine karşı İstanbul Sözleşmesi’ni tekrardan yürürlüğe alın.
Çocukların güvende olabileceği yeni bir dünyanın inşa edilmesi için gerekli komisyonlar kurun ve projeleri hayata geçirin.
Çocukların sokakta, evde ve yaşam alanlarında özgürce gezebileceği aydınlık bir dünya inşa edene kadar mücadele edeceğiz.Özgür bir dünya yaratmak umuduyla.”
Katılımcılar, “Çocuklar için susmuyoruz” mesajıyla meydandan ayrıldı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.