Cizre İlçe Sağlık Müdürü Ezin’den, Kurban Bayramı öncesi vatandaşlara Kist Hidatik hastalığı uyarısı

Cizre İlçe Sağlık Müdürü Ezin’den, Kurban Bayramı öncesi vatandaşlara Kist Hidatik hastalığı uyarısı
Cizre İlçe Sağlık Müdürlüğü Kurban Bayramında Hayvandan insana geçebilen "hidatik kist" hastalığının önlenebilmesi için, kurbanlıkların kist bulunan karaciğer, akciğer gibi sakatatlarının kesinlikle yenilmemesi gerektiği uyarısında bulundu.

kurban-kurbanlik-aa-2359084.jpg

Kurbanlıkların kist bulunan sakatatlarının yenilmemesi için vatandaşlara uyarıda bulunan Cizre İlçe Sağlık Müdürü Ömer Ezin, kist hidatik hastalığının hayvanlardan insanlara geçen ve ölüme kadar götürebilen bir hastalık olduğunu söyledi.

Hastalığının asıl kaynağının kedi, köpek, kurt ve tilki gibi etçil hayvanlar olduğunu belirten Ezin, "Kurban Bayramı'nda pişmemiş kistli sakatatlar kedilere ve köpeklere yedirilmemeli. Sakatatlarının yakılması veya ulaşılamayacak kadar derin çukurlara gömülmesi gerekir." dedi.

koceee30ce7e288cdcd.jpg

Kedi köpek dışkısıyla atılan yumurtaların çevre şartlarına oldukça dayanıklı olduğunu vurgulayan Ezin, şunları kaydetti:

"Yumurtaların bulaştığı sebze ve meyveler çiğ olarak yenip kirlenmiş suların içilmesiyle enfeksiyon yayılır. Yumurtaların çoğu karaciğere tutunur. Diğerleri ise akciğere veya vücudun diğer organlarına yayılır. Parazit, bundan sonraki aşamada sıvı şeklinde kese halini alır ve çeşitli organlara yerleşir. En sık yerleştiği organ karaciğer olup, akciğer, beyin, dalak gibi başka organlara da yerleşebilir. Kistin büyüklüğünün yerleştiği organa bağlı olarak insan başı büyüklüğüne kadar ulaşabilir. Bu hastalığın bulaşma yollarını kırmak için mutlaka kurban sakatatlarının yakılması veya ulaşılamayacak kadar derin çukurlara gömülmesi gerekir."

whatsapp-image-2025-05-31-at-08-48-36.jpeg

Kist Hidatik (Kistik Ekinokokkoz

NASIL YAYILIR?

Dışkıyla atılan yumurtalar hayvanların ayakları, arazi eğimi, rüzgar ve yağmurla yayılırlar. İnsanlar bu yumurtaları çiğ tüketilen ve iyi yıkanmamış meyve ve sebzelerden, kirli içme sularından alırlar. İnsandan başka koyun, keçi, sığır ve manda gibi otla beslenen hayvanlar da yumurtaları alarak hastalanırlar. Alınan bu yumurtalar, barsaklarda açılarak barsak duvarını geçer, kan ve lenf yoluyla öncelik sırasıyla karaciğer, akciğer ve diğer organlara yerleşerek kist formunda yaşamlarını sürdürürler. Hastalığın başlarında kistin küçük olduğu dönemlerde uzun yıllar boyunca belirtisiz seyredebilir. Fakat kist büyüdükçe, bulunduğu bölgeye ve oluşturduğu basıya göre belirtiler ortaya çıkar. Kistler en sık karaciğer ve akciğerlerde görülürler. Karaciğer yerleşiminde karnın sağ üst kısmında ağrı, bulantı, kusma ve bazen kaşıntı, sarılık gibi belirti görülür. Akciğer tutulumunda solunum sıkıntısı, öksürük, ağızdan kan gelmesi ve göğüs ağrısı olabilir.

Diğer organ ve sistem tutulumlarında da bu bölgelere ait tablolar ortaya çıkar. Örneğin kafa içi tutulumlarda; baş ağrısı, kusma, şuur kayıpları görülebilir. Kalp tutulumunda kalp ritm bozuklukları, enfarktüs bulguları, hatta kalp duvarında yırtılma olabilir. Kemik tutulumlarında kırıklar olabilir. Kist patladığında alerjik reaksiyonlar ortaya çıkabilir.

Bu kistleri içeren hayvan etleri ve sakatatlar, köpekler tarafından yenince parazit barsaklarda olgunlaşır. Parazitlerin belirli aralıklarla yumurtlayarak ana konakçı köpekler tarafından atılmasıyla enfeksiyon zinciri bir kısır döngüye dönüşür.

2239805.jpg

KURBAN BAYRAMI VE KİST HİDATİK

Ülkemizde kist hidatiğin sorun olmasının nedenlerinden birisi de özellikle kurban bayramlarında yapılan kesimler sonrası kistli sakatatları gömmek yerine, köpeklere yedirmek yada rastgele ortada bırakarak sokak köpeklerinin bu sakatatlarla beslenmelerine yol açmaktır.

Hastalıktan korunmak için;

* Köpek ve kedilere mümkün olduğu kadar çiğ et verilmemelidir.

* Kişisel temizlik kurallarına dikkat edilmeli, içme ve kullanma suları temiz olmalı, çiğ yenen sebze ve meyveler bol su ile iyice yıkandıktan sonra tüketilmelidir.

* Kesilen veya ölen hayvanların kist bulunduran organları köpeklerin ve diğer etçil hayvanların ulaşamayacağı şekilde gömülerek bertaraf edilmelidir. Özellikle kurban bayramlarında bu hususlara daha çok dikkat edilmelidir.

* Köpekler yılda dört kez iç parazitlere karşı ilaçlanmalıdır.

* Köpekler gezdirilirken etrafa dışkılamaları halinde dışkıları alınarak poşete konulmalı, ağzı bağlandıktan sonra çöpe atılmalıdır.

* Parazit mücadelesi yapılmadan serbest dolaşan köpeklerin okşanması ve sevilmesi sırasında parazit yumurtaları ellere geçebilir. Bu şekilde kirlenen ellerin yıkanmadan ağza götürülmesi ile parazitin yumurtası alınır. Bu nedenle, özellikle çocukların köpeklerle temasından sonra ellerini bol su ve sabunla yıkamaları sağlanmalıdır.

Kaynak:Mevlüde Sevim

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.