SOSYAL BAĞLAR…
SOSYAL BAĞLAR
İnsanlık evrendeki tarihsel yolculuğunu sürdürürken birçok engel, sorun ve meşakkatle karşılaşmanın acılarını da yaşamıyor değil. Doğal afetler, dünyada beklenmedik şekilde ortaya çıkan ve yayılan virüsler, uyuşturucu alışkanlığı ile intihar vakaları bunlardan en önemlileri.
İntihar ve uyuşturucu dışındaki vakalar insanları aşan bir özelliğe sahipken, İntihar ve uyuşturucu probleminin çözümünün bir şekilde olması gerektiğini insan aklı bize nedenleri ile birlikte açıklıyor. Şırnak ilinde intihar vakalarının artığını geçen haftaki iki olaydan da görebiliyoruz. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre dünyada her yıl 800 bin kişi intihar nedeniyle yaşamını yitiriyor. Dolayısıyla bu durumun lokal olma özelliğinden çok dünyayı da ilgilendiren bir durumu açıkladığını görebiliyoruz. Şırnak’ta intihar vakalarının daha çok gençler arasında olması da dikkat çekici. 2000’li yılların başında Batman ilindeki intihar vakalarını hatırlatıyor bize bu trent.
Neden gençler intihar ediyor ? Sorunun kaynağı nereyi ve neyi işaret ediyor ? Ekonomik olmadığı şu parametreden anlaşılabilir. Ekonomisi güçlü olan Japonya’da intihar oranları yüksek. Avrupa’da da öyle. Zenginler arasında intihar daha yaygın. Dolayısıyla bu parametreden hareketle Şırnak’taki intiharların kaynağında ekonomi olduğu söylenemez iddiasında bulunabiliriz.
Bu veriler bize sorunun kaynağını bulmamız gerektiğini ve aynı zamanda acil önemde olduğunu bildiriyor. Aksi halde gençler arasındaki intiharın nereye kadar varacağı henüz belli değil. Ve ne acılara sebep olacağını tahmin etmek mümkün değil maalesef. Zaten son haftadaki iki olay ile bu risk apaçık ortada duruyor. Henüz yerel hiç bir kurumun bu yönde bir çalışma yaptığına dair bir bilgi elimize ulaşmış değil. Bu da başka bir sorun.
Yeni bir Batman felaketi mi geliyor ?
Soruna baktığımızda Şırnak’ın son 10 yılda yaşadığı şehir göçlerinin ve yerinden olmanın verdiği sosyolojik travmaların incelenmesi gerektği kanaatinin oluşmasına sebep oluyor. Bu travmada yok olan sosyal ilişkiler, insanın iç huzur dengesini sağlayan örselenmiş geleneksel değer yargıları, kopmuş akrabalık / komşuluk sosyal bağlarının önemli nedenler olduğunu aklımıza getiriyor.
Bu nedenlerin ortadan kaldırılmasına dönük hangi çalışmalar yapılması gerekiyor ? İnsanların maddi değerlerden çok duygusal, sosyal varlıklar olduğundan hareketle bu soruna dönük nasıl bir sosyal proje yapılabilir ? Gençleri veya intihar eğilimindeki insanları toplumla entegre etmenin yolları nasıl olmalı ? İnsanın ruhundaki bitmişlik hissi nasıl giderilebilir ? Şırnak’ta biten mahalle kültürü, kopmuş akrabalık ilişkilerindeki sosyal bağları yeniden nasıl bir araya getirebiliriz ? Hangi uzmandan destek alınmalı ? Bu uzmanların çalışma alanları nasıl olmalı ? Uzmanları hangi yerel kurulu organize etmeli ?
Yukarıdaki sorular çözüm yolunda kritik önemde olduğunu eminim hepimizin ortak görüşü. Bu anlamda soruna ciddiyetle yaklaşmamız gerekiyor. Ailelerin ilk adımda bu sorunun muhatabı olduğu görülüyor. Tüm sorunu başkalarına ve dışarıya atma gafletinden vazgeçmeli. Gençler veya aile bireylerinde en ufak ruhsal sorun tespit edildiğinde, özellikle uzmandan destek alınması gerektiğine dönük bilinç gelişmelidir. Sorun ertelenmemeli, önemsenmelidir.
Sonucun bir felaket olacağına dönük endişe çıtası yükseltilmeli ve asla bu emareler hafife alınmamalıdır. Toplumdaki sorumsuzluk davranışındaki alışkanlık kırılmalıdır. Bu sorumsuzluktan vazgeçmenin yolları aranmalı ve her insanın tüm toplum için bir kıymet olduğu görüşü hakim olmalıdır.
Mesut Balta…