“CİZRE’DEN ‘İŞ DÜNYASI’NA İNSANLIK DERSİ….!”

**

“DİVAN OTELİNİN AÇILMA HİKAYESİ ÜZERİNE…!”

Verdiği Sözü Tutarak Beni Yanıltan Süleyman Çağlı’yı Anmadan Geçemeyeceğim…”

Biraz zamanınızı alıp yine uzun bir yazıya imza atacağımdan dolayı da kusura bakmayın.

DİVAN Otel’nin Açılma Hikayesine Taa Baştan Tanık Olan Biri Olarak, Birkaç Dip Notu Sizlerle Paylaşmayı İstedim…!

**

”Sezarın Hakkı Sezara””

Hiç unutmam, bundan 8 yada 9 yıl önceydi, o yıllarda çok zor yıllardı, bölge halkı, gerek ekonomik, gerekse sosyal, siyasi gerekse daha çok konuda zorluklarla boğuştuğu dönemlerdi, tam bu sıralarda, bir haber duyduk gazeteciler olarak, bize bir heyecan bastı bize ve “artık güzel şeylerde olacak diye” o gün ne çok mutlu olduk, duyduğumuz haber şuydu;” TUSİAD, yani Türkiye’nin en büyük sanayicileri, iş adamlarının, Koçların, Sabancıların Doğan’ların, ve diğer bütün iş adamlarının üyesi olduğu Ülke babındaki ekonomideki en büyük STK organizasyonu, ilk kez bölgeye cümbür cemaat gelecek, en önemlisi Mezopotamyanın en kadim kenti Cizre’ye gelecek diye, sevindik mutlu olduk, acaba gelirler mi diye kuşku da duymadık değil,…!

**

Ama geldiler, Cizira-Botaya geldiler, İsmail-ebul-izlerin, Mem-in Zin-in, Ehmedi Xanenin, Feki Teyran’ın, Meley-i Cezeri-nin ve en önemlisi kırmızı medresenin gizemli atmosferinde ritüel bir mitolojık edayla geldiler.

Türkiye’nin ekonomideki en büyük en önemli STK’sı iş adamları sanayicileri, hepsi Cümdür cemaat, görsel basın, ulusal basın, yerel basın hepimiz ordaydık, hiç unutmam kırmızı medresenin büyülü atmosferinde geçmişle ile bugünün yani post modern yaşam ile sofistike yaşam bir akustik konsensüs içindeydi. Muhteşemdi her şey, aheng, denge ve söz birdi o gün…!

**

Hepimiz mutluyduk, TV’lerde yaklaşık tam 12 kanal, CNN, BBC, başta olmak üzere ülkenin en önemli kanalları canlı yayında iş adamlarının Cizre’de Kırmızı Medresede sözlerine kilitlenmişti.. ve TÜSİAD’ın en önemli iş adamları bizim bölgeden de içinde yer aldığı yönetim kurulu üyeleri, gerek şiddetten çok çeken her türlü terörden çok çeken gerek fukaralık gerekse bir çok anlamda Kan ağlayan bölge insanına ne yapabiliriz, ne tür yatırımlarla bölge halkını kalkındırırız diye adeta yarış içindeydiler.. Bizde dört kulakla 8 göz öylece izliyorduk…

Sonrasında moderatör olan Tarkan Kadooğlu, iş adamlarına çağrıda bulunuyordu, artık bölgeye yatırım yapın, burası da Türkiye’nin bir parçası bu halkta bu ülkenin halkı diye konuşuyordu , ayrımız gayrımız yok, hepimiz kardeşiz diyordu, yine mutluyduk.. Sonrasında bütün iş adamları birer sözler vaadler verdiler,”ama ben açıkçası 21 yıllık gazetecilik mesleğimden aldığım tecrübe ile bilirimki, bir çok siyasi ve bir çok iş adamanın ne çok yalanlarla şovmenlik yaptığına şahitlik ettim net olarak yalanlarına ne çok tanık oldum desem yalan olmaz…” sahne bana bir tiyatro gibi geliyordu, açıkçası inanmamıştım….

**

Ve dedim ki, belki yanılırım, moduyla izliyordum, sonrasında İstanbullu adını anımsamadığım bir iş adamı aynı zamanda Tüsiad’ında yönetim kurulu üyesi bir sanayici dediki, ya siz bölgenin yani Şırnaklı iş adamları buraya ne yatırım yapar diye birde önce siz önce bi üzerinize düşeni yapın elinizi taşın altına koyunda görelim, sonra bizde elimizi taşın altına koyarız diye, ve yanlış anımsamıyorsam, Sevgili Tarkan Kadooğlu dediki, ben Cizre’ye en az 300 kişilik istihdam sağlanacak bir fabrika yada atölye kurma sözü veriyorum, sonra söz Silopili sevdiğim bir iş adamı sevgili Senan İdin’e geldi, Senan İdin’de dediği şuydu; bende Silopi en az 200 kişilik bir istihdam sağlanacak bir fabrika kurma sözü veriyorum, sonrasında Şırnaklı bir iş adamı söz verdi bir 300 kişilik yatırım yapacağım diye, sonra Ankaralı, İstanbullu ve diğer bazı iş adamları onlarca yatırım sözleri vaadleri verdiler.

**

En sonda o zaman Cizre Sanayi ve Ticaret odası başkanı olan DAİB Başkan Yardımcısı Süleyman Çağlı’da, bende Cizre’ye şuan en çok ihtiyaç duyulan turizmin canlanması adına ve en az 150 kişinin istihdam sağlayacağı 5 yıldızlı Cizre’ye yakışır 20 Milyon Dolarlık bir yatırımla bir Otel açacağım diye söz verdi. Bende hem çekim yapıyor hemde onları dinliyordum,

Ama içimden bunların hepsi yalan diyordum, çünkü, biliyorum 21 yıldır gazetecilik ve yazarlık mesleğimde ne çok yüzlerce toplantılara katıldım, ve ne çok binlerce vaad ve sözler duydum, bakanlardan, vekillerden, valilerden, kaymakamlardan, belediye başkanlarından STK’lardan, en önemlisi her defasında da çoğunluğunun da küf çıktığını yalan çıktığını sözlerin vaadlerin popolizmden şovmenlikten öteye gitmediğini gördüm gördüm gördüm gördüm.

Her şeyi bir kenara bırak En önemlisi, Cizre-Silopi yolu için, tam 20 yıldır binlerce söz verildi ama hala yol yapılmadı. Ve sözüm ona o sözü veren bakanlar, vekiller, valiler, siyasiler sözlerinde maalesef durmadılar. ( yalan konuşuyorsam yol ortada gidin görün(!))

**

Bu arada 20 yılda Karadeniz bölgesi, fol duble yola kavuştu, Bolu tüneli, Avrasya tüneli, daha ne çok tüneler açıldı, ama 30 Kilometrelik Cizre Silopi- Cizre Şırnak yolu bir türlü bitmedi, bitemedi, daha doğrusu başlanmadı bile…..!

Artık buralar patagonya cumhuriyetimi bilemem gayrı..!

Kısaca, iş adamlarının vaadleri, orada verdikleri sözler, bana hikaye, masal, mitolojik bir destan ve anlamsız bir söylem gibi geliyordu.

**

Kısaca ben Dündar Sansur, TÜSİAD’IN CÜMBÜR CEMAATCİZRE ÇIKARMA KIRMIZI MEDRESE toplantısında verilen hiç birine hiçbir söze inanmamıştım…

Kısaca hepsi düşündüğüm gibi koca bir yalan kuftiden bir köfte çıktılar ve sözleri Cizre Silopi arası yol meselesi gibi unutuldu gitti. Ama ben, Dündar Sansur, o günleri unutmadım ve unutmayacağımda çünkü hayallerimizle oynandı, adeta bizimle dalga geçildi bir kez daha, GELDİLERİ Cizre’de ADETA ŞOW YAPTILAR VE GİTTİLER…

**

Ancak, ne yalan diyeyim Cizre’deki TÜSİAD çıkarmasında, hiç düşünmediğim bir insan, Cizreli bir iş adamı beni şaşırttı, ben en azından Sevgili Tarkan yada Sevgili Senan verdiği sözü tutar diye düşünürken hiç düşünmediğim bir insan o zamanların Cizre Sanayi ve Ticaret Odası başkanı sayın Süleyman Çağlı beni şaşırttı….!

ve o gün yani 5 yıl önce TÜSİAD ÇIKARMASI TOPLANTISINDA

Cizre’de, Kırmızı Medresede, Mele Ehmed-i Cezereninin kutsal mekanında bir insan sadece bir insan verdiği sözü uttu ve ve sözü yerine getirerek beni, şaşırttı…

o kişide sevgili Süleyman Çağlı idi, o gün, TÜSİAD çıkarmasında, Başkan Çağlı, ben otel yapacağım dedi ve sözünde durdu.

Sonrasında gittim bizzat kendim gördüm, sevgili Çağlı’nın yaptığı dehasa oteli ve bir Şırnaklı olarak, açıkçası gurur ve onur duydum vede mutlu oldum. Yürekten kutladım sevgili başkan Süleyman Çağlı’yı

Seversiniz yada sevmesiniz, orasını bilmem, artı çokta umurumda da değil, ki, benim meselemde kişisel değildir, ancak ben verilen sözün(kim vermiş hangi, parti, Stk,, din, dil, ırka, aşirete mensup bakmaksızın) yerine getirilip getirilmediğine net olarak pratiğe bakarım arkadaş…

Adam derim ben sözünü yerine getirene, “ buna felsefede Sezarın hakkı sezara derler..” Demek’ki bu memlekete sözün eri insanlarda hala yaşıyormuş…

**

Ve Kırmızı Medrese’de, Cizir-a Botada da,Mele Ehmed-i Cezerinin dergahında verdiği sözü tutan ve Cizir-a Botaya yaraşır dört dörtlük, 5 yıldızlı, 200 bölge insanına , insanlara ekmek verecek bir istihdam yaratama sözünü yerine getiren Sevgili Süleyman Çağlı’yı “en önemlisi beni yanıtlığı” için TEKRARDAN CANI GÖNÜLDEN KUTLARIM…

Cizre Divan Oteli, 132 oda, 280 yataklı 800 kişilik toplantı salonu, tam donanımlı 5 yıldızlı bilmem 20 MİLYON DOLARLIK yatırım yapılması, aynı zamanda en az 200 bölge insanına da iş olanağı olan bölgenin de gülen yüzü olan Divan Oteli Cizre’ye TEKRARDAN HAYIRLI UĞURLU OLSUN DİYORUM….

**

Umarım diğer ( Tüm Yatırımlarını Batıya yapan değerli Şırnaklı, Cizreli, Silopili, iş adamları da senin gibi değerli yürekli, riski halkına feda eden şahsiyetleri kendilerine örnek alırlar dileği ile….!

Sevgi ve Barışla Kalınız…

Dündar Sansur