Türkiye'deki Bebek Ölümleri İçin Şırnak'ta Sert Tepki: Sağlıkta Özelleştirme Eleştirildi

Şırnak Devlet Hastanesi Başhekimliği önünde gerçekleştirilen açıklamada, sağlık sisteminin özelleştirilmesine yönelik eleştiriler dile getirildi.
Şırnak'ta sağlık çalışanları ve meslek örgütleri, Türkiye genelinde özel hastanelerde yaşanan bebek ölümlerine tepki göstermek amacıyla bir araya geldi. SES Şırnak Şubesi, Şırnak Tabip Odası ve Şırnak Diş Hekimleri Odası'nın öncülüğünde gerçekleştirilen basın açıklamasında, sağlıkta özelleştirme politikalarına yönelik sert eleştiriler yapıldı.
Dr. Serdar Kuni: “Bebek Ölümleri, Özelleştirilmiş Sağlık Sisteminin Trajik Bir Sonucudur”
Kuni, sağlık sisteminde özelleştirme politikalarının bebek ölümlerine yol açan temel nedenlerden biri olduğunu vurguladı. Kuni, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Sağlıkta özelleştirme, ülkenin ihtiyaçlarından doğmamıştır. 1970’li yıllarda Dünya Bankası, IMF gibi emperyalist kuruluşlarca üçüncü dünya ülkelerine dayatılmıştır. IMF, borçlu ülkelerden kamunun sağlık alanından çekilmesini istemiştir. Böylece genel bütçeden sağlığa ayrılan pay düşürülmüş, kamunun sağlığa yatırımı azalırken, özel sektörün önü açılmıştır. Neoliberal politikalar, güvenlik dışında tüm kamu hizmetlerini piyasaya açmayı hedeflemiştir. Sağlığın piyasaya açılması, hükümetlerin birincil işlerinden biri haline gelmiş, hastalar ve hastalıklar üzerinden para kazanma hedeflenmiştir."
Kuni, konuşmasında 12 Eylül darbesi sonrası neoliberal politikaların hızla devreye sokulduğunu, sağlık çalışanlarının gelirlerinin düştüğünü, özlük haklarının kısıtlandığını ve kamu hizmetlerinin ticarileşmeye başladığını belirtti. "12 Eylül darbesiyle tam gün yasası kaldırılmış, sağlık çalışanlarının hakları geriletilmiştir. Tüm hükümetler, sağlıkta özelleştirmeyi savunmuş ve bu süreci sınırsızca devam ettirmiştir. Sağlık emekçileri ise buna karşı beyaz eylemler ve fiili sendikal mücadele ile direniş göstermiştir" diye ekledi.
"Sağlıkta Dönüşüm Programı, Bebek Ölümlerine Yol Açtı"
Dr. Kuni, 1992'de koalisyon hükümetinin sağlık hizmetlerini tamamen özelleştirme girişiminde bulunduğunu ve sağlık emekçilerinin buna karşı meydanlarda beyaz eylemlerle tepki gösterdiğini hatırlattı. 2003'te AKP hükümeti tarafından başlatılan Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın (SDP) ise bu sürecin devamı olduğunu ifade eden Kuni, "Sağlıkta Dönüşüm Programı ile sağlık hizmetleri tamamen fiyatlandırıldı. Özel hastaneler SGK ile anlaşma yaptı, radyoloji ve laboratuvar hizmetleri taşeronlaştırıldı, yoğun bakım hizmetleri özelleştirildi. Özel hastaneler daha fazla kâr amacı güttü, hastaları yoğun bakım ünitelerine yönlendirerek, bu süreçte çeteleşme ve örgütlü kötülükler ortaya çıktı. Bebek ölümleri de bu sistemin çöküşünü ve acı sonuçlarını gösteriyor" dedi.
"Sorunun Temelinde Sağlık Hizmetlerinin Piyasalaşması Var"
Açıklamada, sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesinin ve piyasalaştırılmasının doğrudan bebek ölümlerine neden olduğu belirtildi. Dr. Kuni, bu konuda uyarıların dikkate alınmadığını ve artık sağlık sisteminin sürdürülemez hale geldiğini belirterek, "Bebek ölümleriyle bu sistemin yürümediği artık çok açık. Medyada yaratılmaya çalışılan algı, sorunun yalnızca özel hastane sahipleri ve orada çalışanlardan kaynaklandığı yönündedir. Elbette bu sistemden nemalanan gruplar ve kişiler var; ancak sorunun temeli, sağlık hizmetlerinin piyasa odaklı hale gelmesidir" diye konuştu.
"Sağlıkta Özelleştirme Derhal Son Bulmalı"
Dr. Kuni, açıklamasının sonunda hükümete ve yetkililere çağrıda bulunarak, sağlıkta özelleştirmenin derhal son bulması gerektiğini vurguladı. "Özel hastanelerin SGK ile anlaşmalarına son verilmelidir. Sistemdeki sorumlular hakkında etkin idari ve adli soruşturmalar yapılmalı ve bu kişiler görevden alınmalıdır. Sağlık ve eğitim gibi temel hizmetler kamu eliyle, herkese eşit, ulaşılabilir ve ücretsiz bir şekilde verilmelidir. Bebek ölümleri, sağlıkta özelleştirme politikalarının tarihsel bir utancıdır ve bu politikalar terk edilmelidir" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.