Şırnak Barosu'ndan, Bursa Spor taraftarının Leyla Zana’ya yönelik sözlü ve küfürlü tezahüratlarına tepki
Şırnak Baro Başkanlığı Hiçbir düşünce ayrılığı, hiçbir rekabet; hakaretin, küfrün ve insan onurunu hedef alan söylemlerin gerekçesi olamaz. Spor; saygının, centilmenliğin ve bir arada yaşama kültürünün alanıdır. Tribünlerde nefret dili değil, sağduyu ve fair-play hâkim olmalıdır.
Şırnak Baro Başkanlığının yapmış olduğu yazılı basın açıklamasında;
Manisa'nın Soma ilçesinde oynanan profesyonel bir futbol karşılaşmasında, maç boyunca Bursa spor tribünlerinin tamamına yakını tarafından siyasetçi Leyla Zana'ya yönelik edilen, ağza alınmayacak nitelikteki küfür ve hakaretler, yalnızca bir kişiyi hedef alan sözler değil, toplumsal barışı, kadın onurunu ve hukuku hedef alan açık bir saldırıdır.
Spor alanları rekabetin, coşkunun ve farklılıkların bir arada yaşanabildiği kamusal mekânlardır. Bu alanların nefret dili, cinsiyetçi küfür ve linç kültürüyle zehirlenmesi, ne sporla ne de ifade özgürlüğüyle açıklanabilir Kadına yönelik aşağılayıcı söylemler, kimden va kime yönelirse yönelsin, toplumsal çürümenin en görünür tezahürlerinden biridir.

Bu noktada özellikle vurgulamak isteriz ki, yaşananlar yalnızca ahlakı bir çöküş değil aynı zamanda açık bir suçtur
6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun Hakaret ve kufür içeren tezahüratları, Toplu şekilde gerçekleştirilen küfür ve aşağılamayı Kulluk haklarına saldırı niteliği taşıyan söylemleri açıkça yasaklamış ve yaptırıma bağlamıştır
Bu nedenle Maç yayın kayıtları, kamera görüntüleri ve federasyon raporlan derhal incelenmeli, sorumlular Tespit edilmeli, 6222 sayılı Kanunun öngördüğü cezai ve idari yaptırımlar gecikmeksizin uygulanmalıdır
Sessizlik, bu tür davranışları normalleştirir. Görmezden gelmek, suça ortak olmaktır. Sporun, erkek egemen ülkenin ve organize nefretin boşaltım alanına dönüşmesine izin verilemez.
Hukukun üstünlüğüne, insan onuruna ve toplumsal barışa inanan herkesin, bu çirkinliğe karşı net, açık ve kararlı bir tutum alması artık bir tercih değil, zorunluluktur.
Kaynak:Mikail Şan

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.