Sosyal medyada fenomen bir öğretmenseniz veya bir okulda sosyal medya hesaplarını siz yönetiyorsanız bu yazı tam da sizin için yazılmıştır. Kısacası bir sosyal medya kullanıyorsanız bunun yanında öğrencileriniz de varsa yine bu dizeler ilginizi çekebilir. Sosyal medya her gün büyüyor, biz onun hızına yetişmeden o bizden daha hızlı koşuyor. Çoğu zaman yaptığı yeniliklere anlam veremeden daha yeni bir özellikle karşı karşıya kalıyoruz.
*
Tüm bunlar aslında bize daha çok dikkatli olmamız gerektiğini söylüyor. Özellikle devlet dairesinde çalışan her insan, sosyal medya hesaplarını dikkatli kullanması gerekir. Çünkü bazen sizin bile gözünüzden kaçan bir fon müziği ya da öğrencilerin bir hareketi, bulunduğun ortamdaki resim veya bir simge çok farklı yerlere çekilebiliyor.
*
Öğrencinize sevgiyle sarıldığınız bir video veya fotoğraf çoğu zaman farklı yorumlanabilir. Özellikle çiçeği burnunda heyecanlı öğretmenler çoğu zaman öğrencilerine olan sevgisini anlatmak için kameranın kayıt tuşuna basmaktan geri kalmıyor. Elbetteki her bir çocuğun gülüşü masum ve kayda alınmaya değerdir ama kamerayı açmak, fotoğraf çekmek veya videoya almanın korkunç sonuçlarının da olduğu unutulmamalıdır. Bir öğretmen atanmak için o kadar yıl emek verirken bazen de küçük bir video için başı ağrıyabiliyor. Öğretmenlerin öğrencilerine öğrenme amaçlı kullandığı sosyal medya,bazen onların mesleğine ne kadar zarar verdiğini görmemek için kör olunmalıdır.
*
Afyon'da dikkat eksikliği (disleksi) olan 4'üncü sınıf öğrencisi M.E.T., 29 Ekim gösterisi öncesi öğretmeni tarafından gruptan ayrılarak, kenara çekildiğinin görüntüsü tepki çekmişti. Konuyla ilgili il millî eğitim müdürlüğünce inceleme başlatılmıştı. Yine Karaman’da öğrencilerin ağzını bantlayan öğretmen iddiası ortalığı ayağa kaldırdı. İddialara göre ana sınıfı öğretmeni M.Ş., öğrencileri cezalandırmak amacıyla bazı çocukların ağızlarını bantladı. Bu olayın, öğretmenin sınıfta çektiği fotoğrafları yanlışlıkla öğrenci velilerinin bulunduğu WhatsApp grubuna göndermesiyle ortaya çıktığı öne sürüldü. Hatasını fark eden öğretmenin, mesajları hızla silerek velileri gruptan çıkardığı ve olayı örtbas etmeye çalıştığı iddia edildi. Yakın zamanda ilimizde de bir skandala neden olan bir olay yaşandı.
*
Öğrencilerine müstehcenlik ve şiddet içeren sözlerle dolu şarkıları söyleten ve TİKTOK hesabından paylaşan bir öğretmen hakkında idari soruşturma başlatılmıştı. Bu öğretmenin tahtaya yansıttığı görüntü ise öğretmeni daha çok zor durumda bırakmıştı. Kamera açıkken öğretmenlerin yaptıklarını daha çok sıralayabiliriz. Bunlardan çoğu belki öğretmenlerin gerçekleri ya da öğretmenlerin talihsizliği diyebiliriz. Belki bu durumları yapan öğretmenlerin bir çoğu gerçekten iyi insanlardır.
*
Ama hukuk kalbinizin güzelliğine değil, kameradan görünenlere veya delillere bakar. Bir de bazı olayları analiz ettiğimde , çoğu video eskiden çekilmiş ama yıllar sonra soruna dönüşmüştür. Yani sosyal medya hesaplarınızda paylaştığınız bir video o an normal karşılanabilir ta ki eleştirel gözle bakan bir medyaya ya da birilerine denk gelene kadar. Buraya kadar kamera açıkken anlattıklarım bir de kamera kapalıyken yapılanlar var. Bunların çoğu bilinmezken ama Hatay’daki bu olay yine bir öğretmenin başını yaktı. Bir ortaokul öğrencisi H.K., tesettürlü olduğu gerekçesiyle öğretmeninin 'karabaş' ifadesiyle hakarete maruz kalmıştı. 11 yaşındaki öğrencinin babasının CİMER'e şikayeti sonrası Hatay Valiliği harekete geçmiş ve öğretmen hakkında soruşturma başlatılmıştı. Tesettürlü öğrenciye hakaret eden öğretmenin açığa alındığı bildirildi.
*
Belki de şu an daha fark edilmeyen birçok video var. Gerçeği ben şimdi otursam birkaç öğretmenin, okulun ya da kurumun sosyal medya hesaplarını analiz etsem skandal birçok görüntüye denk gelebilirim ki vakti zamanında denk geldim ama asla infial yaratmasına gönlüm razı olmadı. Biz de tıpkı şairin dediği gibi yaptık. Niyeti hâlis olunca kişinin , hayrolur âkıbeti her işinin dedik. Ben sosyal medyanın öğrencilere zarar verdiğinin yanında işleri de zorlaştırdığına inanıyorum.
*
Hiçbir teknoloji devi öğrenciye ve öğretmene verdiği zararın sorumluluğunu almaz.Aksine onlar, sizin oradaki hatalarınıza değil zamanınıza bakar. Bu anlamda ülke genelinde sınıflarda ruh sağlığı sorunlarına ve kötü davranışlara yol açan sosyal medyanın doğru kullanımı için radikal adımlar atılmalıdır. Özellikle bu anlamda Millî Eğitim Bakanlığı kurumsal sosyal medya kullanım kılavuzunu yayınlasa da gerçekten onu okuyup ona uyan kimse yok.
*
Hayıflandığım nokta, eğitimcilerin öğrenmenin bir parçası olan dijital mecralardaki davranışların kişisel kontrol eksikliğini yaşayarak gizliliği korumak için gereken özen ve dikkati göstermemesidir. Böylelikle bize bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olduğumuz öğretmenlerimiz ne yazık ki sosyal medyaya attığı kırk saniyelik videolara nasıl kurban olduklarını görüyoruz.
*
Öğretmenlik kutsal bir meslek olmanın yanı sıra sosyal medyayı da son derece büyük bir sorumlulukla kullanmayı gerektiren çevrim içi bir meslektir. Hiçbir fenomen öğretmen, sosyal medyada yaptığı hatanın karşılığında sevgi beklememelidir. Çünkü sosyal medyada yaptığınız en ufak bir hata, videolarınıza attığınız müzik kadar duygusal değildir.
Medya Bir Saniye Bile Affetmez
Sosyal medyada fenomen bir öğretmenseniz veya bir okulda sosyal medya hesaplarını siz yönetiyorsanız bu yazı tam da sizin için yazılmıştır. Kısacası bir sosyal medya kullanıyorsanız bunun yanında öğrencileriniz de varsa yine bu dizeler ilginizi çekebilir.
İlk yorum yazan siz olun