Rojin Kabaiş davasında çarpıcı gelişme: Adli Tıp raporu, genç öğrencinin bedeninde iki farklı erkeğe ait DNA izleri tespit edildiğini ortaya koydu. Şırnak Barosu, bu bulgunun intihar iddialarını geçersiz kıldığını vurgulayarak etkin ve şeffaf bir soruşturma çağrısında bulundu.
Üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş'in ölümüyle ilgili soruşturmada yaşanan gelişmeler ve Adli Tıp Kurumu (ATK) raporundaki yeni bulgular, Şırnak Barosu'nu harekete geçirdi. Baro, yaptığı yazılı açıklamayla, soruşturmanın bağımsız ve şeffaf bir şekilde yürütülmesini ve adaletin tecelli etmesini talep etti.
"DNA İzleri İntihar İddiasını Bertaraf Eder Nitelikte"
Baronun açıklamasında, Kabaiş'in 27 Eylül 2024'te kaldığı yurttan ayrıldığı ve 15 Ekim 2024'te Van Gölü kıyısında cansız bedeninin bulunduğu hatırlatıldı. Soruşturma sürecinin kamuoyunda ciddi eleştirilere neden olduğu vurgulanan açıklamada, özellikle Adli Tıp Kurumu Biyolojik İhtisas Dairesi'nin hazırladığı raporda, "Kabaiş’in bedeninde iki ayrı erkeğe ait DNA izleri tespit edildiği" bilgisi kamuoyuna yansıdı. Açıklamada, "Bu bulgu, olayın 'intihar' biçiminde sonuçlandırılması yaklaşımını bertaraf etmektedir" ifadelerine yer verildi.
Soruşturmada Şeffaflık ve Ailenin Hakları Vurgusu
Açıklamada, bu tür bilimsel bulguların soruşturmanın seyri üzerinde belirleyici olabileceğine dikkat çekilerek, delillerin titizlikle toplanması ve değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Soruşturma sürecinde mağdur ailesinin ve vekillerinin haklarının korunması, dosyaya erişim hakkı ve sürecin şeffaflığı gibi prensiplerin ihmal edilmemesi istendi.
Şırnak Barosu 6 Maddelik Talebini Açıkladı
Şırnak Barosu, açıklamasında yetkililere ve kamuoyuna ilettikleri taleplerini şu şekilde sıraladı:
Olayın tamamının etik, bağımsız ve bilimsel yaklaşımla araştırılması, tüm şüpheli noktaların incelenmesi ve etkin bir soruşturma yürütülmesi.
Adli tıp raporlarının (gizlilik sınırları içinde) kamuoyuna açıklanması, tespit edilen DNA örnekleri hakkında ayrıntılı analiz yapılması ve faillerin tespit edilmesi.
Delillerin zamanında toplanması ve soruşturmanın gecikmeden, eksiksiz ve adil şekilde yürütülmesi.
Aile ve vekillerinin soruşturma süreçlerine etkin katılımının sağlanması, bilgi alma ve müdahil olma haklarının korunması.
Soruşturmayı yürüten görevlilerin kamuoyunu yanıltıcı açıklamalardan kaçınması ve görev ihlali tespit edilenler hakkında hesap sorulması.
Bu dosyanın, kadına yönelik şiddet ve cezasızlıkla mücadelede bir sembol dava olarak ele alınması ve benzer olayların önlenmesi için sistematik önlemler geliştirilmesi.
"Adaletin Gecikmesi Adaletin İnkarıdır"
Açıklama, "Adaletin gecikmesinin adaletin inkârı olduğuna inanıyor; Rojin Kabaiş soruşturmasına ilişkin sürecin hızlı, samimi ve hakkaniyetli biçimde yürütülmesini; suçluların hak ettikleri cezalara çarptırılmasını ve kamuoyunun vicdanının tatmin edilmesini talep ediyoruz" sözleriyle sona erdi.