Yara
Yara
Bir hançer yarasının derinliğidir yalnızlık
Kanayan bir tarihin gözlerinden
Çarmıha gerilmiştir, takvimlerin
Can çekişen mitolojik sayfaları
Dicle ve Fırat İştar’ a akar
Kızıllığında ironi bir akşamın
Seyrine bir tebessüm belirir,
Silahların gölgesinde Mezopotamya’da
*
Ateştir artık yüreğin ve aşkın coğrafyası
Ağıtlara dönüşür susturulan dengbejlerin ağıtları
Cudi haykırır dicle taşar bir çığlık olur kör sessizlik
Zincirlere vurulmuştur, aşka vurulan yüreğin dili
Prangaya vurulmuştur yarınlara uzanan umut
Yakılır, bütün aşkların arşivleri bir bir…
*
Yok sayılmış
Mem,
Siyabend,
Derweş…
*
Bir kez daha ölür
Zin,
Xêce
Âdulê…
*
Ve dinmez bir yaradır
Sevdanın kalbine saplanan
bu yitik,
bu yetim,
bu yok sayılış…
Dündar Sansur